Adana Ceyhan Botaş Petrol Boru Hatları Depolarında Yangın
Ceyhan'da Boru Hatları İle Petrol Taşıma A.Ş.’nin (BOTAŞ) Bölge Müdürlüğü depolarındaki bir tankta yangın çıktı.
Binlerce ton akaryakıt tankları ve dolum tesisinin bulunduğu bölgede panik yaratan yangın, kısa sürede kontrol altına alınıp tehlikenin atlatıldığı bildirildi.
Boş olan T3 tankında yapılan bakım sırasında yakıt atıklarının birden alev alması sonucu yangın çıktı. Yangına, BOTAŞ itfaiyesinin yanı sıra çevre ilçelerden sevk edilen itfaiye ekipleri müdahale etti. Yangın nedeniyle dumanlar tüm çevreyi kapladı. Yangının kontrol altına alındığı ve söndürme çalışmalarının devam ettiği, ölen ya da yaralanan olmadığı belirtildi.
YANGIN KONTROL ALTINDA
Ceyhan Belediye Başkanı Alemdar Öztürk, BOTAŞ tesislerinde sabah saatlerinde çıkan yangının kontrol altına alındığını bildirdi.
Başkan Alemdar Öztürk, BOTAŞ yetkililerinin yangının bakıma alınan bir tank ünitesinde meydana geldiği ve kontrol altına alındığı yönünde bilgi verdiğini açıkladı.
Öztürk, Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattından gelen petrolün depolanıp sevk edildiği tesislerdeki yangının boş tank ünitesinde çıkmış olmasının büyük çaplı zarara yol açmaması açısından sevindirici olduğunu söyledi.
Başkan Öztürk, Ceyhan ve Adana'dan itfaiye ekiplerinin bölgede söndürme ve soğutma çalışmalarını sürdürdüğünü bildirdi.
4 Aralık 2014 Perşembe
Adana`da Otomobili ile DSİ Sulama Kanalına Düşen Feride Şensoy Hayat Mücadelesini kaybetti
Adana`da Otomobili ile DSİ Sulama Kanalına Düşen Feride Şensoy Hayat Mücadelesini kaybetti
DSİ'ye ait sulama kanalına düşen ve vatandaşlar tarafından kurtarılan öğretmen, hayat mücadelesini kaybetti.
Adana'da dün okula giderken kullandığı otomobil DSİ'ye ait sulama kanalına düşen ve vatandaşlar tarafından kurtarılan öğretmen, hayat mücadelesini kaybetti.
Edinilen bilgiye göre kaza, Yüreğir ilçesi Sirkenli Mahallesi'nde dün meydana geldi.
Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü mezunu olan Feride Şensoy (25), bu yıl atanamadığı için ücretli öğretmenlik yapmaya başladı. Sirkenli Mahallesi'nde ailesiyle birlikte yaşayan Şensoy, Karataş ilçesinde ücretli öğretmenlik yaptığı için her gün otomobiliyle gidiş geliş yapmaya başladı.
Dün sabah da okula gitmek için 01 FR 977 plakalı otomobiliyle yola çıkan Şensoy, Sirkenli Mahallesi yolundan Karataş Bulvarı'na çıkmak istediği sırada otomobilin direksiyon hakimiyetini kaybetti. DSİ'ye ait sulama kanalına düşen otomobil ters döndü. Şensoy su içinde kalan otomobilinden dışarı çıkamadı.
Bu sırada kazayı gören vatandaşlar olay yerine ambulans çağırdı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri Şensoy'u otomobilden bir türlü çıkartamazken, yaklaşık 20 dakikalık uğraşın ardından vatandaşlar tarafından çıkartılan genç öğretmene sağlık ekipleri müdahale etti.
Sudan çıkartıldığında kalp atışı duran Şensoy’a sağlık ekipleri kalp masajı yaptı. Yapılan müdahale sonucu kalbi yeniden çalıştırılan Şensoy, ambulansla Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürüldü. Burada yoğun bakımda tedavi altına alınan Şensoy, gece yarısı hayatını kaybetti.
Hastane morguna kaldırılan Feride Şensoy’un cenazesi, bugün yakınları tarafından alınarak Sirkenli Mahallesi'nde toprağa verilecek.
DSİ'ye ait sulama kanalına düşen ve vatandaşlar tarafından kurtarılan öğretmen, hayat mücadelesini kaybetti.
Adana'da dün okula giderken kullandığı otomobil DSİ'ye ait sulama kanalına düşen ve vatandaşlar tarafından kurtarılan öğretmen, hayat mücadelesini kaybetti.
Edinilen bilgiye göre kaza, Yüreğir ilçesi Sirkenli Mahallesi'nde dün meydana geldi.
Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü mezunu olan Feride Şensoy (25), bu yıl atanamadığı için ücretli öğretmenlik yapmaya başladı. Sirkenli Mahallesi'nde ailesiyle birlikte yaşayan Şensoy, Karataş ilçesinde ücretli öğretmenlik yaptığı için her gün otomobiliyle gidiş geliş yapmaya başladı.
Dün sabah da okula gitmek için 01 FR 977 plakalı otomobiliyle yola çıkan Şensoy, Sirkenli Mahallesi yolundan Karataş Bulvarı'na çıkmak istediği sırada otomobilin direksiyon hakimiyetini kaybetti. DSİ'ye ait sulama kanalına düşen otomobil ters döndü. Şensoy su içinde kalan otomobilinden dışarı çıkamadı.
Bu sırada kazayı gören vatandaşlar olay yerine ambulans çağırdı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri Şensoy'u otomobilden bir türlü çıkartamazken, yaklaşık 20 dakikalık uğraşın ardından vatandaşlar tarafından çıkartılan genç öğretmene sağlık ekipleri müdahale etti.
Sudan çıkartıldığında kalp atışı duran Şensoy’a sağlık ekipleri kalp masajı yaptı. Yapılan müdahale sonucu kalbi yeniden çalıştırılan Şensoy, ambulansla Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürüldü. Burada yoğun bakımda tedavi altına alınan Şensoy, gece yarısı hayatını kaybetti.
Hastane morguna kaldırılan Feride Şensoy’un cenazesi, bugün yakınları tarafından alınarak Sirkenli Mahallesi'nde toprağa verilecek.
Çukurova Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Hatıra Taşkın Kültür Mantarı Yetiştirmenin Kazançlı bir iş olduğunu söyledi
Çukurova Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Hatıra Taşkın Kültür Mantarı Yetiştirmenin Kazançlı bir iş olduğunu söyledi
Doç. Dr. Hatıra Taşkın, kültür mantarı yetiştirmenin az maliyetli ve çok kazançlı bir iş olduğunu söyledi.
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hatıra Taşkın, kültür mantarı yetiştirmenin az maliyetli ve çok kazançlı bir iş olduğunu söyledi.
Niğde’de düzenlenen Bölgesel Kalkınma Sempozyumu’nda konuşan Doç. Dr. Taşkın, dünyada yaklaşık 20 civarında makro mantar türünün üretiminin yapıldığını belirterek, 2012 yılı itibariyle dünyada 7 milyon 959 bin 979 ton mantar üretildiğini söyledi.
Bu üretimde 5 milyon 150 bin ton ile Çin’in birinci sırada, 785 bin ton ile İtalya’nın ikinci, 388 bin 450 ton ile Amerika’nın üçüncü sırada yer aldığını açıklayan Doç. Dr. Taşkın, Türkiye’nin üretiminin ise 65 bin ton civarlarında olduğunu bildirdi.
“KİLO VERMEK İSTEYENLER MANTAR TÜKETİYOR”
Kültür mantarı üretiminin önemine vurgu yapan Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hatıra Taşkın, kültür mantarının kilo vermek isteyenlerin diyet listesinde ilk sırada yer aldığını belirterek şunları kaydetti:
“Kültür mantarının Türkiye’de üretimi en fazla Akdeniz ve Marmara Bölgelerinde yoğunlaşmış durumdadır. Kültür mantarı yüksek oranda protein, B kompleks vitaminleri, C vitamini, D vitamini, kalsiyum, fosfor, potasyum, demir, sodyum, inositol, pridoksin ve folik asit içermektedir. Mantarlar düşük oranda şeker, yağ ve yüksek oranda protein içermeleri nedeniyle kilo vermek isteyenlerin diyet listelerinde önemli yer kaplamaktadır. Yine mantarların sahip olduğu düşük oranda yağ ve şeker, kalp ve damar hastalıkları olan kişilerin sofralarının zenginleşmesini ve onlara hayvansal gıdalar dışında protein kaynağı sağlamaktadır.”
AZ MALİYETLİ ÇOK KAZANÇLI
Kültür mantarı yetiştirmenin az maliyetli ve çok kazançlı bir iş olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Taşkın, maliyet hesaplamaları vererek girişimcilerin kültür mantarından çok kar elde edebileceklerini ve ekonomiye can vereceklerini söyledi.
25 metrekarelik bir mantarhane kurabilmek için gerekli malzemeler ve fiyatları ile ilgili bilgi veren Doç. Dr. Taşkın, ranzalara işçilik dahil 2 bin TL, klimaya bin TL, aspiratöre 300 TL, nem cihazına bin 500 TL, kompost torbalarına 300 adet için bin 500 TL, kompost torbalarının nakliyesine 300 TL, değişik aşamalarda kullanılan ilaçlara 200 TL harcama yaparak üretime başlanabileceğini söyledi.
2 BİN 300 TL HARCA, 8 BİN 100 LİRA KAZAN
25 metrekarelik bir alanda bu maliyetle elde edilecek karı açıklayan Doç. Dr. Taşkın, “Bir yılda aynı odada üç defa yetiştiricilik yapılabilmektedir. Buna göre her dönem 300 torba kompost getirildiğinde ortalama 1 ton mantar hasadı gerçekleşmektedir. Mantarın kilosunu yaklaşık 5 TL’ye satan üretici, toplamda 5 bin TL kazanç sağlayabilmektedir. Kompost, örtü toprağı, nakliye ve elektrik masrafları dikkate alındığında 2 bin 300 TL harcama yapan üreticinin 2 bin 700 TL’si cebine kalmaktadır. Yılda üç defa üretim yapıldığında toplamda bir oda için 8 bin 100 TL kazanç sağlanabilmektedir” şeklinde konuştu.
Doç. Dr. Hatıra Taşkın, kültür mantarı yetiştirmenin az maliyetli ve çok kazançlı bir iş olduğunu söyledi.
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hatıra Taşkın, kültür mantarı yetiştirmenin az maliyetli ve çok kazançlı bir iş olduğunu söyledi.
Niğde’de düzenlenen Bölgesel Kalkınma Sempozyumu’nda konuşan Doç. Dr. Taşkın, dünyada yaklaşık 20 civarında makro mantar türünün üretiminin yapıldığını belirterek, 2012 yılı itibariyle dünyada 7 milyon 959 bin 979 ton mantar üretildiğini söyledi.
Bu üretimde 5 milyon 150 bin ton ile Çin’in birinci sırada, 785 bin ton ile İtalya’nın ikinci, 388 bin 450 ton ile Amerika’nın üçüncü sırada yer aldığını açıklayan Doç. Dr. Taşkın, Türkiye’nin üretiminin ise 65 bin ton civarlarında olduğunu bildirdi.
“KİLO VERMEK İSTEYENLER MANTAR TÜKETİYOR”
Kültür mantarı üretiminin önemine vurgu yapan Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hatıra Taşkın, kültür mantarının kilo vermek isteyenlerin diyet listesinde ilk sırada yer aldığını belirterek şunları kaydetti:
“Kültür mantarının Türkiye’de üretimi en fazla Akdeniz ve Marmara Bölgelerinde yoğunlaşmış durumdadır. Kültür mantarı yüksek oranda protein, B kompleks vitaminleri, C vitamini, D vitamini, kalsiyum, fosfor, potasyum, demir, sodyum, inositol, pridoksin ve folik asit içermektedir. Mantarlar düşük oranda şeker, yağ ve yüksek oranda protein içermeleri nedeniyle kilo vermek isteyenlerin diyet listelerinde önemli yer kaplamaktadır. Yine mantarların sahip olduğu düşük oranda yağ ve şeker, kalp ve damar hastalıkları olan kişilerin sofralarının zenginleşmesini ve onlara hayvansal gıdalar dışında protein kaynağı sağlamaktadır.”
AZ MALİYETLİ ÇOK KAZANÇLI
Kültür mantarı yetiştirmenin az maliyetli ve çok kazançlı bir iş olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Taşkın, maliyet hesaplamaları vererek girişimcilerin kültür mantarından çok kar elde edebileceklerini ve ekonomiye can vereceklerini söyledi.
25 metrekarelik bir mantarhane kurabilmek için gerekli malzemeler ve fiyatları ile ilgili bilgi veren Doç. Dr. Taşkın, ranzalara işçilik dahil 2 bin TL, klimaya bin TL, aspiratöre 300 TL, nem cihazına bin 500 TL, kompost torbalarına 300 adet için bin 500 TL, kompost torbalarının nakliyesine 300 TL, değişik aşamalarda kullanılan ilaçlara 200 TL harcama yaparak üretime başlanabileceğini söyledi.
2 BİN 300 TL HARCA, 8 BİN 100 LİRA KAZAN
25 metrekarelik bir alanda bu maliyetle elde edilecek karı açıklayan Doç. Dr. Taşkın, “Bir yılda aynı odada üç defa yetiştiricilik yapılabilmektedir. Buna göre her dönem 300 torba kompost getirildiğinde ortalama 1 ton mantar hasadı gerçekleşmektedir. Mantarın kilosunu yaklaşık 5 TL’ye satan üretici, toplamda 5 bin TL kazanç sağlayabilmektedir. Kompost, örtü toprağı, nakliye ve elektrik masrafları dikkate alındığında 2 bin 300 TL harcama yapan üreticinin 2 bin 700 TL’si cebine kalmaktadır. Yılda üç defa üretim yapıldığında toplamda bir oda için 8 bin 100 TL kazanç sağlanabilmektedir” şeklinde konuştu.
Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin 20 Yıldır Kangrenleşmiş olan imar sorununu çözmek üzere olduklarını açıkladı
Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin 20 Yıldır Kangrenleşmiş olan imar sorununu çözmek üzere olduklarını açıkladı
Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, Adana’nın 20 yıldır kangrenleşmiş olan imar sorununu çözmek üzere olduklarını açıkladı.
Hazine’nin açtığı tüm davaların geri çekilmesini sağladıklarını belirten Çetin, Adana’nın kuzey batısında yeşil alanları bol, gecekonduya izin vermeyen çağdaş bir kent oluşumu için imarlı alanlar oluşturmak üzere son aşamaya geldik” dedi.
Doğu Akdeniz Belediyeler Birliği ve Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, Adana’nın gelişme yönündeki arsalarda bir tek çivi bile çakılmasına izin vermeyen 20 yıllık imar sorununun çözüm aşamasına geldiğini Adana Yapı Müteahhitleri Derneği Başkanı Murtaza Kılçık’ın da katıldığı bir basın toplantısıyla açıkladı.
İnşaat sektörünün, dolayısıyla ekonominin önünü tıkayan imar sorununun çözüm aşamasına geldiğini belirten Çetin, “Adanalı bir büyüğümüz ‘Bu imar sorununu çöz, tarihe geç’ demişti. Biz de bu sorunu çözüyoruz, sektöre ve ekonomiye can suyu vererek tarihe geçeceğiz” şeklinde konuştu.
UZLAŞTIK VE DAVALAR GERİ ÇEKİLDİ
İmar sorunlarının süreç içinde nasıl çözülemez hale geldiğini teknik bilgiler vererek anlatan Doğu Akdeniz Belediyeler Birliği (DABB) ve Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, “Göreve gelir gelmez eğildiğimiz bu sorunu gündemimize aldık ve Hazine yetkilileriyle görüşüp ikna ederek, onların hak kaybı yaşamamasına da özen göstererek ve uzlaşarak çözdük, çözmeye de devam ediyoruz. Hazine davaların tümünü geri çekmiştir. Bu uzlaşının sağlanmasında Adana Valimiz Sayın Mustafa Büyük ve Adana Defterdarımız Sayın Metin Otak çok ciddi gayretler sarf etmişler ve çözüme büyük katkı sunmuşlardır. Adana sayın Valimiz ve Defterdarımıza müteşekkirdir, bu içten çabayı unutmayacaktır” dedi.
YEPYENİ, ÇAĞDAŞ VE ESTETİK BİR KENT
Çözüm üretilen alanın 9140 dönüm alan olduğunu belirtirken Büyükşehir ve Hazine’nin de olumlu yaklaşımıyla yakında imar çalışmalarına başlanabileceğini ifade eden Başkan Çetin, şu bilgileri verdi:
“Çukurova ilçesinin, genelde Adana’nın uzun yıllar boyunca imar ihtiyacını karşılayacak olan bu alanda gecekondulaşma engellenecek, çarpık kentleşme önlenecek, atıl durumdaki arsalar ticaret ortamına sokularak ekonomiye ciddi katkılar sağlanacaktır. Parkları, okulları, yolları, yeşil alanları ve sosyal donatıları da olan yepyeni ve çağdaş bir kent oluşurken işsizliğin azaltılmasına da ciddi katkılar sağlamış olacağız.”
Bir soru üzerine “Çukurova’da hormonlu bina yapılmasına kesinlikle izin verilmeyeceğini” yineleyen Başkan Soner Çetin, “Adana’nın en güzel yeri yeni yerleşim alanı olacak. Yeşili bol, yolları geniş ve düzenli, nefes alan estetik bir kent kuracağız” diye konuştu.
Yöneticileriyle birlikte toplantıya katılan Adana Yapı Müteahhitleri Derneği Başkanı Murtaza Kılçık da “Uzlaşarak bu tıkanmayı aşıp imarın önünü açtığınız için size çok teşekkür ediyoruz. Sadece Çukurova’nın değil, Adana’nın önünü açtınız, sağ olun” dedi.
Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, Adana’nın 20 yıldır kangrenleşmiş olan imar sorununu çözmek üzere olduklarını açıkladı.
Hazine’nin açtığı tüm davaların geri çekilmesini sağladıklarını belirten Çetin, Adana’nın kuzey batısında yeşil alanları bol, gecekonduya izin vermeyen çağdaş bir kent oluşumu için imarlı alanlar oluşturmak üzere son aşamaya geldik” dedi.
Doğu Akdeniz Belediyeler Birliği ve Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, Adana’nın gelişme yönündeki arsalarda bir tek çivi bile çakılmasına izin vermeyen 20 yıllık imar sorununun çözüm aşamasına geldiğini Adana Yapı Müteahhitleri Derneği Başkanı Murtaza Kılçık’ın da katıldığı bir basın toplantısıyla açıkladı.
İnşaat sektörünün, dolayısıyla ekonominin önünü tıkayan imar sorununun çözüm aşamasına geldiğini belirten Çetin, “Adanalı bir büyüğümüz ‘Bu imar sorununu çöz, tarihe geç’ demişti. Biz de bu sorunu çözüyoruz, sektöre ve ekonomiye can suyu vererek tarihe geçeceğiz” şeklinde konuştu.
UZLAŞTIK VE DAVALAR GERİ ÇEKİLDİ
İmar sorunlarının süreç içinde nasıl çözülemez hale geldiğini teknik bilgiler vererek anlatan Doğu Akdeniz Belediyeler Birliği (DABB) ve Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, “Göreve gelir gelmez eğildiğimiz bu sorunu gündemimize aldık ve Hazine yetkilileriyle görüşüp ikna ederek, onların hak kaybı yaşamamasına da özen göstererek ve uzlaşarak çözdük, çözmeye de devam ediyoruz. Hazine davaların tümünü geri çekmiştir. Bu uzlaşının sağlanmasında Adana Valimiz Sayın Mustafa Büyük ve Adana Defterdarımız Sayın Metin Otak çok ciddi gayretler sarf etmişler ve çözüme büyük katkı sunmuşlardır. Adana sayın Valimiz ve Defterdarımıza müteşekkirdir, bu içten çabayı unutmayacaktır” dedi.
YEPYENİ, ÇAĞDAŞ VE ESTETİK BİR KENT
Çözüm üretilen alanın 9140 dönüm alan olduğunu belirtirken Büyükşehir ve Hazine’nin de olumlu yaklaşımıyla yakında imar çalışmalarına başlanabileceğini ifade eden Başkan Çetin, şu bilgileri verdi:
“Çukurova ilçesinin, genelde Adana’nın uzun yıllar boyunca imar ihtiyacını karşılayacak olan bu alanda gecekondulaşma engellenecek, çarpık kentleşme önlenecek, atıl durumdaki arsalar ticaret ortamına sokularak ekonomiye ciddi katkılar sağlanacaktır. Parkları, okulları, yolları, yeşil alanları ve sosyal donatıları da olan yepyeni ve çağdaş bir kent oluşurken işsizliğin azaltılmasına da ciddi katkılar sağlamış olacağız.”
Bir soru üzerine “Çukurova’da hormonlu bina yapılmasına kesinlikle izin verilmeyeceğini” yineleyen Başkan Soner Çetin, “Adana’nın en güzel yeri yeni yerleşim alanı olacak. Yeşili bol, yolları geniş ve düzenli, nefes alan estetik bir kent kuracağız” diye konuştu.
Yöneticileriyle birlikte toplantıya katılan Adana Yapı Müteahhitleri Derneği Başkanı Murtaza Kılçık da “Uzlaşarak bu tıkanmayı aşıp imarın önünü açtığınız için size çok teşekkür ediyoruz. Sadece Çukurova’nın değil, Adana’nın önünü açtınız, sağ olun” dedi.
Adana Kozan`da Restoranda Yemek Yedikten Sonra Ayrılan Ersan Kara`nın Çayda Cesedi bulundu
Adana Kozan`da Restoranda Yemek Yedikten Sonra Ayrılan Ersan Kara`nın Çayda Cesedi bulundu
Adana’nın Kozan ilçesinde restoranda yemek yedikten sonra ayrılan bir kişinin çayda cesedi bulundu.
Edinilen bilgiye göre, Çanaklı Mahallesi Kumlugöl mevkiinde bulunan bir restoranda yemek yiyip alkol alan Ersan Kara (57) gece saat 00.30 sıralarında hesabı ödeyerek restorandan ayrıldı.
Bir süre sonra restoran görevlileri park halindeki araçtan şüphelenip kontrol ettiktenlerinde Ersan Kara'yı çayda kendinden geçmiş halde buldu.
Olay yerine çağrılan polis ve sağlık ekipleri suyun içindeki cesedi görünce itfaiye ekiplerinden yardım istedi. İtfaiye ekiplerinin yardımıyla sudan çıkarılan Ersan Kara’nın cesedi, cumhuriyet savcısının incelemesinin ardından Kozan Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı.
Kara’nın kafasında kan izleri bulunması nedeniyle şüpheli bulunan ceset Adana Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.
Evli ve 2 çocuk babası Ersan Kara’nın suya düştüğü sırada otomobilinin kontağının da elinde olduğu öğrenildi.
Adana’nın Kozan ilçesinde restoranda yemek yedikten sonra ayrılan bir kişinin çayda cesedi bulundu.
Edinilen bilgiye göre, Çanaklı Mahallesi Kumlugöl mevkiinde bulunan bir restoranda yemek yiyip alkol alan Ersan Kara (57) gece saat 00.30 sıralarında hesabı ödeyerek restorandan ayrıldı.
Bir süre sonra restoran görevlileri park halindeki araçtan şüphelenip kontrol ettiktenlerinde Ersan Kara'yı çayda kendinden geçmiş halde buldu.
Olay yerine çağrılan polis ve sağlık ekipleri suyun içindeki cesedi görünce itfaiye ekiplerinden yardım istedi. İtfaiye ekiplerinin yardımıyla sudan çıkarılan Ersan Kara’nın cesedi, cumhuriyet savcısının incelemesinin ardından Kozan Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı.
Kara’nın kafasında kan izleri bulunması nedeniyle şüpheli bulunan ceset Adana Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.
Evli ve 2 çocuk babası Ersan Kara’nın suya düştüğü sırada otomobilinin kontağının da elinde olduğu öğrenildi.
Adana'da 5 Yaşındaki Üvey Kızını Döverek Öldürdüğü İddia Edilen Filiz Özdemir 11 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı
Adana'da 5 Yaşındaki Üvey Kızını Döverek Öldürdüğü İddia Edilen Filiz Özdemir 11 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı
Adana'da 5 yaşındaki üvey kızını döverek öldürdüğü iddiasıyla yargılanan Filiz Özdemir, 11 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Seyhan ilçesi, Yeşiloba Mahallesi’nde oturan ve at yetiştiriciliği yapan Gıyasettin Aydoğdu’nun (29) eşi Aycan Aydoğdu 3.5 yıl önce kanser hastalığından hayatını kaybetti. Kızı Güler ile yalnız kalan Aydoğdu, eşi trafik kazasında ölen 1 çocuk annesi Filiz Özdemir (32) ile nikahsız olarak evlendi.
30 Haziran 2013 günü Filiz Özdemir, evde temizlik yapmak için 6 aylık bebeğini komşusuna bıraktı. Kendi kızı sokakta, üvey kızı da odada oynamaya başladı.
Özdemir iddiaya göre, banyoyu temizlerken açık olan kapıdan Güler’in sırt üstü düşerek kafasını ranzaya çarptığını gördü. Koşup baygın haldeki Güler’i kucaklayıp yardım istediği bir vatandaşın aracıyla hastaneye götürdü. Sağlık görevlileri, şuuru kapalı olan Güler’in vücudunda dayak izine benzer ekimozlar olduğunu görünce, durumu polise bildirdi. Kız çocuğu, hastanede yapılan müdahalelere karşın 3 gün sonra hayatını kaybetti. Filiz Özdemir ise, cinayet şüphelisi olarak tutuklandı.
Adana 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’Çocuğu veya beden ve ruh bakımından kendisini savunamayacak kişiyi öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanan Filiz Özdemir, hakkındaki suçlamayı kabul etmedi.
Olay günü eşinin dışarı çıktığını kendisinin de evde temizlik yaptığını söyleyen Özdemir, "Öz kızım komşumuzun çocuklarıyla ders yapıyordu. Üvey kızım Güler de evde oyun oynuyordu. Banyoyu temizlerken ranzadan düştüğünü ve başını ranzanın kenarına çarptığını gördüm. Bayılmıştı, yüzünü yıkadım. Ayılmayınca kucağıma alarak sokağa çıktım. Bulduğum bir otomobille hastaneye götürdüm. Banyodan çıkarken de ayağım kaydı, kucağımda Güler ile yere düştüm. Ben Güler’i hiç dövmedim. Suçlamayı kabul etmiyorum" dedi.
Baba Gıyasettin Aydoğdu da nikahsız eşi sanıktan şikayetçi oldu. Güler Aydoğdu’nun ölümüyle ilgili gelen Adli Tıp raporunda ise ölümünün künt kafa travmasına bağlı beyin kanamasından oluştuğu bildirilirken kollarında, bacaklarında, gövdesinde ve kulak arkasında çok sayıda ekimozlar bulunduğu, sırtındaki ekimozun ısırık izi ile uyumlu olduğu ve dişlerinde kırıklar olduğu belirtildi.
Yargılama sürecinde tahliye edilen Filiz Özdemir, karar duruşmasına katılmadı.
Mahkeme, üvey anne Filiz Özdemir’i ’Kasten yaralama sonucu ölüme neden olma’ suçundan 11 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıp hakkında yakalama kararı çıkardı.
Adana'da 5 yaşındaki üvey kızını döverek öldürdüğü iddiasıyla yargılanan Filiz Özdemir, 11 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Seyhan ilçesi, Yeşiloba Mahallesi’nde oturan ve at yetiştiriciliği yapan Gıyasettin Aydoğdu’nun (29) eşi Aycan Aydoğdu 3.5 yıl önce kanser hastalığından hayatını kaybetti. Kızı Güler ile yalnız kalan Aydoğdu, eşi trafik kazasında ölen 1 çocuk annesi Filiz Özdemir (32) ile nikahsız olarak evlendi.
30 Haziran 2013 günü Filiz Özdemir, evde temizlik yapmak için 6 aylık bebeğini komşusuna bıraktı. Kendi kızı sokakta, üvey kızı da odada oynamaya başladı.
Özdemir iddiaya göre, banyoyu temizlerken açık olan kapıdan Güler’in sırt üstü düşerek kafasını ranzaya çarptığını gördü. Koşup baygın haldeki Güler’i kucaklayıp yardım istediği bir vatandaşın aracıyla hastaneye götürdü. Sağlık görevlileri, şuuru kapalı olan Güler’in vücudunda dayak izine benzer ekimozlar olduğunu görünce, durumu polise bildirdi. Kız çocuğu, hastanede yapılan müdahalelere karşın 3 gün sonra hayatını kaybetti. Filiz Özdemir ise, cinayet şüphelisi olarak tutuklandı.
Adana 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’Çocuğu veya beden ve ruh bakımından kendisini savunamayacak kişiyi öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanan Filiz Özdemir, hakkındaki suçlamayı kabul etmedi.
Olay günü eşinin dışarı çıktığını kendisinin de evde temizlik yaptığını söyleyen Özdemir, "Öz kızım komşumuzun çocuklarıyla ders yapıyordu. Üvey kızım Güler de evde oyun oynuyordu. Banyoyu temizlerken ranzadan düştüğünü ve başını ranzanın kenarına çarptığını gördüm. Bayılmıştı, yüzünü yıkadım. Ayılmayınca kucağıma alarak sokağa çıktım. Bulduğum bir otomobille hastaneye götürdüm. Banyodan çıkarken de ayağım kaydı, kucağımda Güler ile yere düştüm. Ben Güler’i hiç dövmedim. Suçlamayı kabul etmiyorum" dedi.
Baba Gıyasettin Aydoğdu da nikahsız eşi sanıktan şikayetçi oldu. Güler Aydoğdu’nun ölümüyle ilgili gelen Adli Tıp raporunda ise ölümünün künt kafa travmasına bağlı beyin kanamasından oluştuğu bildirilirken kollarında, bacaklarında, gövdesinde ve kulak arkasında çok sayıda ekimozlar bulunduğu, sırtındaki ekimozun ısırık izi ile uyumlu olduğu ve dişlerinde kırıklar olduğu belirtildi.
Yargılama sürecinde tahliye edilen Filiz Özdemir, karar duruşmasına katılmadı.
Mahkeme, üvey anne Filiz Özdemir’i ’Kasten yaralama sonucu ölüme neden olma’ suçundan 11 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıp hakkında yakalama kararı çıkardı.
Adana Ceyhan`da 3 Yaşındaki Kardeşinin Biberonla Kola içirdiği 1.5 Aylık Bebek Hayatını kaybetti
Adana Ceyhan`da 3 Yaşındaki Kardeşinin Biberonla Kola içirdiği 1.5 Aylık Bebek Hayatını kaybetti
Adana'nın Ceyhan ilçesinde 3 yaşındaki kardeşinin biberonla kola içirdiği 1.5 aylık bebek hayatını kaybetti.
Edinilen bilgiye göre olay, Ceyhan'a bağlı Esentepe Mahallesi'nde dün akşam meydana geldi.
İddiaya göre, Veysel-Hamide çiftinin 1,5 ay önce dünyaya gelen Diyap Tankçı'ya 3 yaşındaki erkek çocukları anne ve babasının olmadığı bir zamanda biberonla kola içirdi. Daha sonra ise komşudaki annesi ve çalışmaya giden babası eve geldi. Çift akşam yemek yiyip televizyon izledikten sonra yattı.
Ancak sabaha karşı minik Diyap sürekli ağlamaya başladı. Bunun üzerine çift çocuklarını Ceyhan Devlet Hastanesi'ne götürdü. Ancak hastanede bebeğe müdahale edilmesine rağmen minik Diyap hayatını kaybetti.
Bunun üzerine doktor bebeğin ölümünü şüpheli olarak değerlendirdi. Bu nedenle bebeğin cenazesi otopsi yapılması için Adana Adli Tıp Kurumu Morgu'na getirildi.
Baba Veysel Tankçı battaniyeye sarılı oğlunu morga kendi elleriyle bıraktı.
Baba Tankçı oğlunun bir sağlık problemi olmadığını ancak akşam kendileri evde yokken 3 yaşındaki çocuğunun bebeğe kola içirdiğini söyleyerek, "Neden öldüğünü bilmiyorum" dedi.
Bebeğin cenazesi otopsisi yapıldıktan sonra ailesine teslim edildi. Baba Tankçı, oğlunu aldıktan sonra Ceyhan'da toprağa verdi.
Adana'nın Ceyhan ilçesinde 3 yaşındaki kardeşinin biberonla kola içirdiği 1.5 aylık bebek hayatını kaybetti.
Edinilen bilgiye göre olay, Ceyhan'a bağlı Esentepe Mahallesi'nde dün akşam meydana geldi.
İddiaya göre, Veysel-Hamide çiftinin 1,5 ay önce dünyaya gelen Diyap Tankçı'ya 3 yaşındaki erkek çocukları anne ve babasının olmadığı bir zamanda biberonla kola içirdi. Daha sonra ise komşudaki annesi ve çalışmaya giden babası eve geldi. Çift akşam yemek yiyip televizyon izledikten sonra yattı.
Ancak sabaha karşı minik Diyap sürekli ağlamaya başladı. Bunun üzerine çift çocuklarını Ceyhan Devlet Hastanesi'ne götürdü. Ancak hastanede bebeğe müdahale edilmesine rağmen minik Diyap hayatını kaybetti.
Bunun üzerine doktor bebeğin ölümünü şüpheli olarak değerlendirdi. Bu nedenle bebeğin cenazesi otopsi yapılması için Adana Adli Tıp Kurumu Morgu'na getirildi.
Baba Veysel Tankçı battaniyeye sarılı oğlunu morga kendi elleriyle bıraktı.
Baba Tankçı oğlunun bir sağlık problemi olmadığını ancak akşam kendileri evde yokken 3 yaşındaki çocuğunun bebeğe kola içirdiğini söyleyerek, "Neden öldüğünü bilmiyorum" dedi.
Bebeğin cenazesi otopsisi yapıldıktan sonra ailesine teslim edildi. Baba Tankçı, oğlunu aldıktan sonra Ceyhan'da toprağa verdi.
Adana`da Trafik Kazası: Tarım işçilerini taşıyan Midibüs Elektrik Direğine Çarptı 6 yaralı
Adana`da Trafik Kazası: Tarım işçilerini taşıyan Midibüs Elektrik Direğine Çarptı 6 yaralı
Adana’da tarım işçilerini taşıyan midibüsün elektrik direğine çarpması sonucu meydana gelen kazada 6 kişi yaralandı.
Edinilen bilgiye göre, Seyhan ilçesi Karataş Caddesi’nde, Karataş ilçesinden tarım işçilerini şehir merkezine getiren 01 C 7067 plakalı midibüsün sürücüsü Hasan Konaç, kavşakta önüne çıkan kamyona çarpmamak için frene bastı.
Aracın duramayacağını anlayan sürücü Konaç, bunun üzerine direksiyonu sağ tarafa kırdı. Midibüs, önce yan tarafındaki kamyonun dorsesine çarptı. Hızını alamayan midibüs, daha sonra kaldırımdaki elektrik direğine çarparak durdu.
Araçta bu 4’ü kadın toplam 6 tarım işçisi hafif şekilde yaralandı. Yaralılar ihbar üzerine olay yerine gelen ambulanslarla kentteki çeşitli hastanelere kaldırıldı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Adana’da tarım işçilerini taşıyan midibüsün elektrik direğine çarpması sonucu meydana gelen kazada 6 kişi yaralandı.
Edinilen bilgiye göre, Seyhan ilçesi Karataş Caddesi’nde, Karataş ilçesinden tarım işçilerini şehir merkezine getiren 01 C 7067 plakalı midibüsün sürücüsü Hasan Konaç, kavşakta önüne çıkan kamyona çarpmamak için frene bastı.
Aracın duramayacağını anlayan sürücü Konaç, bunun üzerine direksiyonu sağ tarafa kırdı. Midibüs, önce yan tarafındaki kamyonun dorsesine çarptı. Hızını alamayan midibüs, daha sonra kaldırımdaki elektrik direğine çarparak durdu.
Araçta bu 4’ü kadın toplam 6 tarım işçisi hafif şekilde yaralandı. Yaralılar ihbar üzerine olay yerine gelen ambulanslarla kentteki çeşitli hastanelere kaldırıldı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.
25 Kasım 2014 Salı
Adana Ekspres Gazetesi İmtiyaz Sahibi Hakan Bülent Yardımcı geçirdiği kaza sonucu yaralandı
Adana Ekspres Gazetesi İmtiyaz Sahibi Hakan Bülent Yardımcı geçirdiği kaza sonucu yaralandı
Ekspres Gazetesi İmtiyaz Sahibi, Hakan Bülent Yardımcı geçirdiği kaza sonucu yaralandı. Ekspres Gazetesi İmtiyaz Sahibi, Hakan Bülent Yardımcı'nın üzerinde kara bulutlar dolaşıyor.
Geçtiğimiz hafta kız kardeşini kaybeden Yardımcı, bu hafta sonu da Mersin'deki yazlığında ölümden döndü.. Ayağı kayınca kafasını ve sağ kolunu zemine çarpan Yardımcı derhal Adana Hastanesi'ne nakledildi.
Sağ bileğinde kırık, kafatasında hasar oluşan Yardımcı hayatı tehlikeyi atlattı. Kendisine geçmiş olsun dileklerimizi sunuyoruz.
Ekspres Gazetesi İmtiyaz Sahibi, Hakan Bülent Yardımcı geçirdiği kaza sonucu yaralandı. Ekspres Gazetesi İmtiyaz Sahibi, Hakan Bülent Yardımcı'nın üzerinde kara bulutlar dolaşıyor.
Geçtiğimiz hafta kız kardeşini kaybeden Yardımcı, bu hafta sonu da Mersin'deki yazlığında ölümden döndü.. Ayağı kayınca kafasını ve sağ kolunu zemine çarpan Yardımcı derhal Adana Hastanesi'ne nakledildi.
Sağ bileğinde kırık, kafatasında hasar oluşan Yardımcı hayatı tehlikeyi atlattı. Kendisine geçmiş olsun dileklerimizi sunuyoruz.
Adana'da bir kişinin traktör almak için bankadan çektiği 70 bin lira parasını çaldılar
Adana'da bir kişinin traktör almak için bankadan çektiği 70 bin lira parasını çaldılar
Adana'da bir kişinin traktör almak için bankadan çektiği 70 bin lira parası, tuzak kuran kişiler tarafından çalındı. Adana'da bir kişinin traktör almak için bankadan çektiği 70 bin lira parası, otomobilinin lastiğini keserek tuzak kuran kişiler tarafından çalındı. Edinilen bilgiye göre, olay Çukurova ilçesi, Mahfesığmaz Mahallesi'nde meydana geldi.
İddiaya göre, Kadir Önal kredi çekmek için yeğeniyle birlikte sabah saatlerinde bir bankaya geldi. Banka önünde kredi çekenlerin parasını çalmak için bekleyen şahıslar Önal'ı takibe başladı. Önal ve yeğeninin kredi çektiğini fark eden şahıslar, onlar çıkmadan bir süre önce dışarıdaki otomobillerinin lastiğini bıçakla patlattı. Kadir Önal 70 bin lira krediyi çekip yeğenine verdi.
Yeğeni de otomobile binip parayı torpido gözüne koydu. Bu sırada Önal otomobilin lastiğinin patlak olduğunu fark etti. Bunun üzerine otomobili kenara çekip lastiği kontrol etti. Bu arada şahıslar da Önal'ı takip etti. Önal ve yeğeni lastiği değiştirmek için çalışmaya başladığı sırada şahıslardan biri gelip torpido gözündeki 70 bin lira parayı alıp kayıplara karıştı.
Önal ve yeğeni ise lastiği değiştirip otomobile binip gitmek üzereyken torpido gözündeki paranın olmadığını fark etti. Kadir Önal hemen polisi arayarak bankadan çektiği paranın çalındığını bildirdi. Olay yerine gelen polis, hırsızları yakalamak için çalışma başlattı. Kadir Önal ise krediyi traktör almak için çektiğini, çiftçilik yaptığını söyledi.
Adana'da bir kişinin traktör almak için bankadan çektiği 70 bin lira parası, tuzak kuran kişiler tarafından çalındı. Adana'da bir kişinin traktör almak için bankadan çektiği 70 bin lira parası, otomobilinin lastiğini keserek tuzak kuran kişiler tarafından çalındı. Edinilen bilgiye göre, olay Çukurova ilçesi, Mahfesığmaz Mahallesi'nde meydana geldi.
İddiaya göre, Kadir Önal kredi çekmek için yeğeniyle birlikte sabah saatlerinde bir bankaya geldi. Banka önünde kredi çekenlerin parasını çalmak için bekleyen şahıslar Önal'ı takibe başladı. Önal ve yeğeninin kredi çektiğini fark eden şahıslar, onlar çıkmadan bir süre önce dışarıdaki otomobillerinin lastiğini bıçakla patlattı. Kadir Önal 70 bin lira krediyi çekip yeğenine verdi.
Yeğeni de otomobile binip parayı torpido gözüne koydu. Bu sırada Önal otomobilin lastiğinin patlak olduğunu fark etti. Bunun üzerine otomobili kenara çekip lastiği kontrol etti. Bu arada şahıslar da Önal'ı takip etti. Önal ve yeğeni lastiği değiştirmek için çalışmaya başladığı sırada şahıslardan biri gelip torpido gözündeki 70 bin lira parayı alıp kayıplara karıştı.
Önal ve yeğeni ise lastiği değiştirip otomobile binip gitmek üzereyken torpido gözündeki paranın olmadığını fark etti. Kadir Önal hemen polisi arayarak bankadan çektiği paranın çalındığını bildirdi. Olay yerine gelen polis, hırsızları yakalamak için çalışma başlattı. Kadir Önal ise krediyi traktör almak için çektiğini, çiftçilik yaptığını söyledi.
Adana Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanı Çelebi Akkuş`dan Teog Sınavı Uyarısı
Adana Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanı Çelebi Akkuş`dan Teog Sınavı Uyarısı
Çelebi Akkuş, 09.00-13.00 saatleri arasında, gürültü kirliliğine neden olunmaması konusunda uyarıda bulundu. Adana Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanı Çelebi Akkuş, 26-27 Kasım 2014 Çarşamba ve Perşembe günleri gerçekleştirilecek TEOG sınavının yapılacağı 09.00-13.00 saatleri arasında, gürültü kirliliğine neden olunmaması konusunda uyarıda bulundu.
Çelebi Akkuş, yaptığı açıklamada, 26-27 Kasım tarihlerinde ülke genelinde olduğu gibi Adana'da da 8. sınıf öğrencilerinin geleceğini büyük oranda etkileyecek Temel Öğretimden Orta Öğretime Geçiş Sınavı (TEOG) yapılacağını belirterek, "Sınava girecek öğrenciler ve aileleri, bu sınava gelene kadar çok büyük maddi ve manevi fedakarlıklarda bulunmuşlardır.
Sınava giren öğrencilerimizin sınav sorularına tam konsantre olabilmeleri için, sessiz bir ortamda bulunmaları gerekmektedir. Sınav salonlarının dışından gelebilecek gürültü, öğrencilerimizin konsantrasyonunu bozacak ve dikkatleri dağıtacaktır. Bu nedenle sınav yapılan yerlerin yakınlarında hiçbir şekilde gürültü ve ses çıkaracak faaliyette bulunulmaması çok önemlidir” dedi.
Vatandaşların, motorlu araç sürücülerinin, inşaat sahiplerinin, seyyar satıcıların, yayın izni almış olsalar dahi sesli ilan yapacak olanların, düğün, merasim ve eğlence gibi faaliyetlerde bulunacakların duyarlı olunmasını isteyen Çelebi Akkuş, “Sınav günleri saat 09.00-13.00 saatleri arasında sınav tamamlanıncaya kadar bu tür faaliyetlerden ve davranışlardan uzak durmalarını önemli rica ederim.
Yine aynı saatler arasında sürücülerin, gerekmedikçe korna kullanmaması da çok önemli” diye konuştu.
Çelebi Akkuş, 09.00-13.00 saatleri arasında, gürültü kirliliğine neden olunmaması konusunda uyarıda bulundu. Adana Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanı Çelebi Akkuş, 26-27 Kasım 2014 Çarşamba ve Perşembe günleri gerçekleştirilecek TEOG sınavının yapılacağı 09.00-13.00 saatleri arasında, gürültü kirliliğine neden olunmaması konusunda uyarıda bulundu.
Çelebi Akkuş, yaptığı açıklamada, 26-27 Kasım tarihlerinde ülke genelinde olduğu gibi Adana'da da 8. sınıf öğrencilerinin geleceğini büyük oranda etkileyecek Temel Öğretimden Orta Öğretime Geçiş Sınavı (TEOG) yapılacağını belirterek, "Sınava girecek öğrenciler ve aileleri, bu sınava gelene kadar çok büyük maddi ve manevi fedakarlıklarda bulunmuşlardır.
Sınava giren öğrencilerimizin sınav sorularına tam konsantre olabilmeleri için, sessiz bir ortamda bulunmaları gerekmektedir. Sınav salonlarının dışından gelebilecek gürültü, öğrencilerimizin konsantrasyonunu bozacak ve dikkatleri dağıtacaktır. Bu nedenle sınav yapılan yerlerin yakınlarında hiçbir şekilde gürültü ve ses çıkaracak faaliyette bulunulmaması çok önemlidir” dedi.
Vatandaşların, motorlu araç sürücülerinin, inşaat sahiplerinin, seyyar satıcıların, yayın izni almış olsalar dahi sesli ilan yapacak olanların, düğün, merasim ve eğlence gibi faaliyetlerde bulunacakların duyarlı olunmasını isteyen Çelebi Akkuş, “Sınav günleri saat 09.00-13.00 saatleri arasında sınav tamamlanıncaya kadar bu tür faaliyetlerden ve davranışlardan uzak durmalarını önemli rica ederim.
Yine aynı saatler arasında sürücülerin, gerekmedikçe korna kullanmaması da çok önemli” diye konuştu.
Adana Demirspor Başkanvekili Cahit Sınmaz görevinden istifa ettiğini açıkladı
Adana Demirspor Başkanvekili Cahit Sınmaz görevinden istifa ettiğini açıkladı
PTT 1. Lig takımlarından Adana Demirspor Başkanvekili Cahit Sınmaz, görevinden istifa ettiğini açıkladı.
Yazılı bir açıklama yapan Sınmaz, “Çok sevdiğim ve mensubu olmaktan her zaman gurur duyduğum Adana Demirspor kulübüne faydalı olabilmek ve ağabeylik yapmak amacıyla görev aldığım üyeliğinden istifa etmiş bulunmaktayım” ifadesini kullandı.
Teknik ekip, futbolcu ve taraftara şampiyonluk yolunda başarılar dileyen Sınmaz, Adana Demirspor’un mutlu sona mutlaka ulaşacağına olan inancının tam olduğunu kaydetti.
PTT 1. Lig takımlarından Adana Demirspor Başkanvekili Cahit Sınmaz, görevinden istifa ettiğini açıkladı.
Yazılı bir açıklama yapan Sınmaz, “Çok sevdiğim ve mensubu olmaktan her zaman gurur duyduğum Adana Demirspor kulübüne faydalı olabilmek ve ağabeylik yapmak amacıyla görev aldığım üyeliğinden istifa etmiş bulunmaktayım” ifadesini kullandı.
Teknik ekip, futbolcu ve taraftara şampiyonluk yolunda başarılar dileyen Sınmaz, Adana Demirspor’un mutlu sona mutlaka ulaşacağına olan inancının tam olduğunu kaydetti.
Adana Mekan İlkokulu öğrencileri 25 metrekarelik muhtarlık binasında balık istifi eğitimi görüyor
Adana Mekan İlkokulu öğrencileri 25 metrekarelik muhtarlık binasında balık istifi eğitimi görüyor
Mekan İlkokulu'nun öğrencileri, yer bulunamadığı için 25 metrekarelik muhtarlık binasında balık istifi eğitim görüyor. Adana'da yıkılan Mekan İlkokulu'nun 1. ve 2. sınıf öğrencileri, yer bulunamadığı için 25 metrekarelik muhtarlık binasında balık istifi eğitim görüyor. 3 ayrı binadan ve 7 derslikten oluşan Mekan İlk ve Ortaokulu 2014-2015 eğitim-öğretim dönemi başladıktan sonra fiziki şartları yetersiz olduğu için yıkılıp yerine 16 derslikli okul yapılmasına karar verildi.
Ancak okullar açıldığı için bina yıkılınca 1'den 8. sınıfa kadar olan öğrencilere okul bulmak zorunlu oldu. 3. sınıftan 8. sınıfa kadar olan öğrenciler Büyükdikili'deki ilkokula ve ortaokula gönderilirken, 1. ve 2. sınıf öğrencileri ise muhtarlık binasında eğitimine devam etmek zorunda kaldı. Çocuklar toplamda 25 metrekare olan muhtarlık binasında balık istifi eğitim almaya başladı. İki odası olan muhtarlık binasında 12.5 metrekarelik alan derslik yapıldı.
Dersliklere yan yana 3 sıra konulup 40 öğrenci sığdırılmaya çalışıldı. Sıra aralarından 1 kişinin bile zorlukla geçebildiği sınıfta öğrenciler sıralarda 3'er 4'er kişi oturmak zorunda kaldı. 80 kişinin eğitim gördüğü muhtarlık binasındaki çocuklar bütün zor şartlara rağmen derslerini hiç aksatmadan okullarına geliyor. Başlarındaki bayan öğretmen ise bütün zorluklara rağmen çocuklara eğitim vermeye devam ediyor. Bu durumdan utanan öğretmen ders yaparken görüntü vermekten kaçındı. Öğrenciler okulları yıkıldığı için muhtarlık binasında eğitim görmek zorunda kaldığını ifade ederek, "Burası çok küçük çok zorlanıyoruz ama yine de okula geliyoruz. Biz yeni okul istiyoruz" dedi.
Velilerden Adem Dalbudak ise 80 öğrencinin 25 metrekarelik alanda eğitim görmek zorunda kaldığını belirterek, "Okulu yıktılar ancak yeni okul olmadığı için çocuklar perişan oldu. Küçücük muhtarlık binasında çocuklarımız eğitim görüyor bu bize reva mı? Bir an önce okulun yapılmasını ya da daha iyi bir bina bulunmasını istiyoruz" diye konuştu.
"ÇOCUKLAR SEYMER'DE EĞİTİM GÖRECEKTİ KOBANİ OLAYLARINDA YAKTILAR"
Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada ise, Mekan İlkokulu'nun fiziki şartlarının yetersiz olduğu, öğrenci sayısı arttıkça tuvaletin bile derslik yapılarak sağlıksız ortamda eğitim görüldüğü için okulun yıkılarak 16 derslikli bir okul yapılmasının planlandığı bildirildi.
Açıklamada okul yıkıldığı için 3. sınıftan 8. sınıfa kadar olan öğrencilerin Büyükdikili İlkokul ve Ortaokulu'na yerleştirildiği ancak 1. ve 2. sınıf için yer bulunamadığı belirtilerek, "Önce belediyeye ait SEYMER binası çocuklar için düşünüldü. Ancak aileler burada siyasi olaylar olduğu için çocuklarını göndermek istemedi. Bir süre sonra da Kobani olaylarında SEYMER yakıldığı için çocukların burada eğitim alması imkansızlaştı.
Daha sonra Kur'an kursunda öğrencilerin eğitim alması için çaba gösterdik müftülük buna karşı çıktı. Daha sonra biz de yıkılan okulun yanındaki muhtarlık binasını ayarladık. Aileler de buna razı gösterdi herkesin rızasıyla 1. ve 2. sınıf öğrencileri okul yapılana kadar muhtarlık binasında eğitim görecek" denildi.
Mekan İlkokulu'nun öğrencileri, yer bulunamadığı için 25 metrekarelik muhtarlık binasında balık istifi eğitim görüyor. Adana'da yıkılan Mekan İlkokulu'nun 1. ve 2. sınıf öğrencileri, yer bulunamadığı için 25 metrekarelik muhtarlık binasında balık istifi eğitim görüyor. 3 ayrı binadan ve 7 derslikten oluşan Mekan İlk ve Ortaokulu 2014-2015 eğitim-öğretim dönemi başladıktan sonra fiziki şartları yetersiz olduğu için yıkılıp yerine 16 derslikli okul yapılmasına karar verildi.
Ancak okullar açıldığı için bina yıkılınca 1'den 8. sınıfa kadar olan öğrencilere okul bulmak zorunlu oldu. 3. sınıftan 8. sınıfa kadar olan öğrenciler Büyükdikili'deki ilkokula ve ortaokula gönderilirken, 1. ve 2. sınıf öğrencileri ise muhtarlık binasında eğitimine devam etmek zorunda kaldı. Çocuklar toplamda 25 metrekare olan muhtarlık binasında balık istifi eğitim almaya başladı. İki odası olan muhtarlık binasında 12.5 metrekarelik alan derslik yapıldı.
Dersliklere yan yana 3 sıra konulup 40 öğrenci sığdırılmaya çalışıldı. Sıra aralarından 1 kişinin bile zorlukla geçebildiği sınıfta öğrenciler sıralarda 3'er 4'er kişi oturmak zorunda kaldı. 80 kişinin eğitim gördüğü muhtarlık binasındaki çocuklar bütün zor şartlara rağmen derslerini hiç aksatmadan okullarına geliyor. Başlarındaki bayan öğretmen ise bütün zorluklara rağmen çocuklara eğitim vermeye devam ediyor. Bu durumdan utanan öğretmen ders yaparken görüntü vermekten kaçındı. Öğrenciler okulları yıkıldığı için muhtarlık binasında eğitim görmek zorunda kaldığını ifade ederek, "Burası çok küçük çok zorlanıyoruz ama yine de okula geliyoruz. Biz yeni okul istiyoruz" dedi.
Velilerden Adem Dalbudak ise 80 öğrencinin 25 metrekarelik alanda eğitim görmek zorunda kaldığını belirterek, "Okulu yıktılar ancak yeni okul olmadığı için çocuklar perişan oldu. Küçücük muhtarlık binasında çocuklarımız eğitim görüyor bu bize reva mı? Bir an önce okulun yapılmasını ya da daha iyi bir bina bulunmasını istiyoruz" diye konuştu.
"ÇOCUKLAR SEYMER'DE EĞİTİM GÖRECEKTİ KOBANİ OLAYLARINDA YAKTILAR"
Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada ise, Mekan İlkokulu'nun fiziki şartlarının yetersiz olduğu, öğrenci sayısı arttıkça tuvaletin bile derslik yapılarak sağlıksız ortamda eğitim görüldüğü için okulun yıkılarak 16 derslikli bir okul yapılmasının planlandığı bildirildi.
Açıklamada okul yıkıldığı için 3. sınıftan 8. sınıfa kadar olan öğrencilerin Büyükdikili İlkokul ve Ortaokulu'na yerleştirildiği ancak 1. ve 2. sınıf için yer bulunamadığı belirtilerek, "Önce belediyeye ait SEYMER binası çocuklar için düşünüldü. Ancak aileler burada siyasi olaylar olduğu için çocuklarını göndermek istemedi. Bir süre sonra da Kobani olaylarında SEYMER yakıldığı için çocukların burada eğitim alması imkansızlaştı.
Daha sonra Kur'an kursunda öğrencilerin eğitim alması için çaba gösterdik müftülük buna karşı çıktı. Daha sonra biz de yıkılan okulun yanındaki muhtarlık binasını ayarladık. Aileler de buna razı gösterdi herkesin rızasıyla 1. ve 2. sınıf öğrencileri okul yapılana kadar muhtarlık binasında eğitim görecek" denildi.
Adana`da 2014 yılının son dönem Fahri Trafik Müfettişleri Değerlendirme ve Bilgilendirme Toplantısı yapıldı
Adana`da 2014 yılının son dönem Fahri Trafik Müfettişleri Değerlendirme ve Bilgilendirme Toplantısı yapıldı
Trafik Şube Müdürlüğü 2014 yılının son dönem Fahri Trafik Müfettişleri Değerlendirme ve Bilgilendirme Toplantısı’nı yaptı. Adana Emniyet Müdürlüğü Trafik Şube Müdürlüğü 2014 yılının son dönem Fahri Trafik Müfettişleri Değerlendirme ve Bilgilendirme Toplantısı’nı yaptı.
Toplantıda, Fahri Trafik Müfettişlerinin yıl içerisinde yapmış oldukları çalışmalar değerlendirildi. Adana Esnaf ve Sanatkarlar Odalar Birliği eğitim ve Hizmet Binası Çok Amaçlı Salonu’ndaki toplantıya Adana Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürü Ahmet Akpınar, Bürolar Amiri Özge Altınkaya, Bilgi İşlem Görevlisi Saadettin Uslu ve trafikle ilgili kurum temsilcileri ve çeşitli mesleklere mensup çok sayıda fahri müfettiş katıldı. Programı gereği kurum binasında bulunmayan TESK Yönetim Kurulu Üyesi ve Adana ESOB Başkanı Kazım Barışık da, gönderdiği mesajla toplantıya katılan kurum müdürleri ile fahri trafik müfettişlerine başarı diledi.
Toplantıda konuşan Trafik Denetleme Şube Müdürü Ahmet Akpınar, fahri trafik müfettişleri ile trafik polisleri arasındaki ilişkileri güçlendirmek ve daha iyi seviyeye getirmek, çalışmalarını değerlendirmek, değişen mevzuat hakkında bilgi vermek ve uygulamada çıkan aksaklıkları tespit ve çözümler üretmek amacıyla düzenlenen toplantıya katılımlarından dolayı tüm yetkili ve fahri trafik müfettişlerine teşekkür etti.
Akpınar, trafik güvenliğini sağlamak, denetimlerde bulunan personele yardımcı olmak, sürücülere her zaman ve her yerde denetlendikleri duygusunu yerleştirmek ve trafikte kural ihlali yapanlar hakkında trafik suçu tespit tutanağı düzenleme yetkisi verilen fahri trafik müfettişlerinin çalışmalarının son derece önemli olduğunu söyledi. Akpınar, “Ülkemizde, trafik kazalarının azaltılması, güvenli bir trafik ortamının oluşturulabilmesi için tüm kurumların üzerine düşen görevleri eksiksiz yapması gerekiyor.
Belediyeler ve Karayollarının altyapı hizmetlerini eksiksiz yapması, Milli Eğitim Müdürlüğü’nün sürücü kurslarını etkin şekilde denetleyerek iyi sürücü yetişmesinin sağlanması, toplu taşımacı odalarının, kendilerine bağlı şoför esnafını iyi denetlemesi ve her bireyin üzerine düşen trafik bilincini alması halinde trafik güvenliğinden bahsedilebilir” dedi.
Akpınar, ayrıca Adana’da kayıtlı araç sayısının toplam 562 bin 377 olduğunu, 360 trafik polisi, 678 faal fahri trafik müfettişinin görev yaptığını, 41 kişinin görevinin sona erdiğini, müfettişlerin yer ve zamanla sınırlı olmayıp, ülkenin her yerinde görev yapabildiklerini, bu görevlerini yaparken adil ve tarafsız olmaları gerektiğini, yaptıkları görevin trafik güvenliğinin oluşmasına katkı sağladığını ifade etti.
Sürücülere de uyarılarda bulunan Akpınar, özellikle kavşaklarda çok dikkatli olmalarını ve hızdan kaçınmalarını, kırmızı ışık ihlali yapmamalarını isterken, belediyelerin de trafiği rahatlatmak için sürekli proje geliştirip, yatırım yapması gerektiğini de ifade ederek, “Her şey altyapıya bakıyor. Altyapı düzenli olursa, trafik de, vatandaş da rahat eder” diye konuştu.
Trafik Şube Müdürlüğü 2014 yılının son dönem Fahri Trafik Müfettişleri Değerlendirme ve Bilgilendirme Toplantısı’nı yaptı. Adana Emniyet Müdürlüğü Trafik Şube Müdürlüğü 2014 yılının son dönem Fahri Trafik Müfettişleri Değerlendirme ve Bilgilendirme Toplantısı’nı yaptı.
Toplantıda, Fahri Trafik Müfettişlerinin yıl içerisinde yapmış oldukları çalışmalar değerlendirildi. Adana Esnaf ve Sanatkarlar Odalar Birliği eğitim ve Hizmet Binası Çok Amaçlı Salonu’ndaki toplantıya Adana Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürü Ahmet Akpınar, Bürolar Amiri Özge Altınkaya, Bilgi İşlem Görevlisi Saadettin Uslu ve trafikle ilgili kurum temsilcileri ve çeşitli mesleklere mensup çok sayıda fahri müfettiş katıldı. Programı gereği kurum binasında bulunmayan TESK Yönetim Kurulu Üyesi ve Adana ESOB Başkanı Kazım Barışık da, gönderdiği mesajla toplantıya katılan kurum müdürleri ile fahri trafik müfettişlerine başarı diledi.
Toplantıda konuşan Trafik Denetleme Şube Müdürü Ahmet Akpınar, fahri trafik müfettişleri ile trafik polisleri arasındaki ilişkileri güçlendirmek ve daha iyi seviyeye getirmek, çalışmalarını değerlendirmek, değişen mevzuat hakkında bilgi vermek ve uygulamada çıkan aksaklıkları tespit ve çözümler üretmek amacıyla düzenlenen toplantıya katılımlarından dolayı tüm yetkili ve fahri trafik müfettişlerine teşekkür etti.
Akpınar, trafik güvenliğini sağlamak, denetimlerde bulunan personele yardımcı olmak, sürücülere her zaman ve her yerde denetlendikleri duygusunu yerleştirmek ve trafikte kural ihlali yapanlar hakkında trafik suçu tespit tutanağı düzenleme yetkisi verilen fahri trafik müfettişlerinin çalışmalarının son derece önemli olduğunu söyledi. Akpınar, “Ülkemizde, trafik kazalarının azaltılması, güvenli bir trafik ortamının oluşturulabilmesi için tüm kurumların üzerine düşen görevleri eksiksiz yapması gerekiyor.
Belediyeler ve Karayollarının altyapı hizmetlerini eksiksiz yapması, Milli Eğitim Müdürlüğü’nün sürücü kurslarını etkin şekilde denetleyerek iyi sürücü yetişmesinin sağlanması, toplu taşımacı odalarının, kendilerine bağlı şoför esnafını iyi denetlemesi ve her bireyin üzerine düşen trafik bilincini alması halinde trafik güvenliğinden bahsedilebilir” dedi.
Akpınar, ayrıca Adana’da kayıtlı araç sayısının toplam 562 bin 377 olduğunu, 360 trafik polisi, 678 faal fahri trafik müfettişinin görev yaptığını, 41 kişinin görevinin sona erdiğini, müfettişlerin yer ve zamanla sınırlı olmayıp, ülkenin her yerinde görev yapabildiklerini, bu görevlerini yaparken adil ve tarafsız olmaları gerektiğini, yaptıkları görevin trafik güvenliğinin oluşmasına katkı sağladığını ifade etti.
Sürücülere de uyarılarda bulunan Akpınar, özellikle kavşaklarda çok dikkatli olmalarını ve hızdan kaçınmalarını, kırmızı ışık ihlali yapmamalarını isterken, belediyelerin de trafiği rahatlatmak için sürekli proje geliştirip, yatırım yapması gerektiğini de ifade ederek, “Her şey altyapıya bakıyor. Altyapı düzenli olursa, trafik de, vatandaş da rahat eder” diye konuştu.
DSÖ verilerine göre 5 yaş altı çocukların en çok zatürreden öldüğü uyarısı
DSÖ verilerine göre 5 yaş altı çocukların en çok zatürreden öldüğü uyarısı
Dr. Ali Uzan DSÖ verilerine göre 5 yaş altı çocukların en çok zatürreden öldüğünü söyleyerek uyardı. Göğüs Hastalıkları ve Alerji Uzmanı Dr. Ali Uzan Dünya sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre 5 yaş altı çocukların en çok zatürreden öldüğünü, dünyada her 30 saniyede bir çocuğun zatürreden öldüğünü ancak bu hastalıktan korunabileceğini söyledi.
Dr. Uzan, yaptığı açıklamada, bağışıklık sisteminin zayıflığına ve diğer sağlık problemlerine bağlı olarak, özellikle bebeklerde, çocuklarda ve 65 yaşın üzerindeki yaşlılarda zatürre, hayati fonksiyonları tehdit edecek derecede ciddi bir hastalık olduğunu vurguladı. Uzan, dünyada her 30 saniyede bir çocuk, zatürre nedeniyle yaşamını yitirirken, 5 yaş altı çocuk ölümlerinin yüzde 17’sinin zatürre nedeniyle gerçekleştiğini belirterek, "2012 yılında 5 yaş altı 1,1 milyon çocuğun ölümüne sebep olan zatürre, AIDS, sıtma ve verem gibi hastalıklardan daha çok kayba neden olmaktadır" dedi.
Zatürrenin, akciğerleri etkileyen solunum sistemi enfeksiyonu olduğuna dikkat çeken Uzan şunlara kaydetti: "Sağlıklı kişilerde akciğerler hava ile dolu küçük keseciklerden oluşurken, zatürreli kişilerde bu kesecikler iltihaplı sıvı ile doludur. Bakteri, virüs ve mantar gibi organizmaların sebep olduğu zatürrede, solunum ağrılı ve oksijen alımı sınırlıdır. Zatürrenin belirtileri, hastalığa sebep veren organizmaların çeşitlerine, yaşa ve genel sağlık durumuna bağlı olarak, orta ve şiddetli olmak üzere değişir. Belirtilerin başında soğuk algınlığı ve nezle gibi hastalıkların bir türlü iyileşmemesi gelir.
Bunun dışında Öksürük, yüksek ateş, üşümeye bağlı titreme, merdiven çıkarken oluşan nefes darlığı, derin nefes alırken veya öksürürken oluşan bıçak gibi keskin göğüs ağrıları, baş ağrısı aşırı terleme, ıslak ve yapışkan deri, iştah kaybı, halsizlik ve yorgunluk, sersemlik hissi zatürrenin belirtileridir. Bebeklerde zatürre belirtileri ise, kusma, ateş, öksürük, huzursuzluk, yorgunluk, halsizlik ya da nefes alma ve yeme zorluğu şeklinde görülür." Uzan, zatürreye sebep olan mikropların, hastalığa karşı geliştirilen bazı ilaçlara direnç göstermesi ve hastalığın tedavisini zorlaştırması, hastalık meydana gelmeden önce korunmanın önemini daha da arttırdığını anlatarak, ebeveynlerin ve bakıcılar, basit ve etkili önlemler alarak çocukları zatürreye karşı koruyabileceğini ifade etti.
Uzan hastalıktan korunmanın etkili yöntemlerini ise şöyle açıkladı: "Kızamık ve boğmaca gibi hastalıklara karşı bağışıklık sistemini güçlendirmek. Doğumdan ilk 6 aya kadar bebekleri sadece anne sütü ile emzirmek. Sağlıklı beslenmek. Temizlik ve sabun kullanımı. Düzenli el temizliği. Doktor tarafından önerilen tedavi yöntemini hemen uygulamaya koymak. Çocuklarda zamanında ve tam aşılama da, zatürreden korunmak için büyük önem taşır. Zatürrenin önlenmesi için en etkili yol; çocukların beşli karma, dörtlü karma, zatürre ve kızamık aşılarının tam ve zamanında yapılmasıdır.
Beşli karma aşısı 2., 4., 6. ve 18. aylarda, dörtlü karma aşısı, ilköğretim birinci sınıfta, zatürre aşısı, 2., 4., 6. ve 12. aylarda, kızamık aşısı ise, 12. ayda ve ilköğretim birinci sınıfta yapılmalıdır."
Dr. Ali Uzan DSÖ verilerine göre 5 yaş altı çocukların en çok zatürreden öldüğünü söyleyerek uyardı. Göğüs Hastalıkları ve Alerji Uzmanı Dr. Ali Uzan Dünya sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre 5 yaş altı çocukların en çok zatürreden öldüğünü, dünyada her 30 saniyede bir çocuğun zatürreden öldüğünü ancak bu hastalıktan korunabileceğini söyledi.
Dr. Uzan, yaptığı açıklamada, bağışıklık sisteminin zayıflığına ve diğer sağlık problemlerine bağlı olarak, özellikle bebeklerde, çocuklarda ve 65 yaşın üzerindeki yaşlılarda zatürre, hayati fonksiyonları tehdit edecek derecede ciddi bir hastalık olduğunu vurguladı. Uzan, dünyada her 30 saniyede bir çocuk, zatürre nedeniyle yaşamını yitirirken, 5 yaş altı çocuk ölümlerinin yüzde 17’sinin zatürre nedeniyle gerçekleştiğini belirterek, "2012 yılında 5 yaş altı 1,1 milyon çocuğun ölümüne sebep olan zatürre, AIDS, sıtma ve verem gibi hastalıklardan daha çok kayba neden olmaktadır" dedi.
Zatürrenin, akciğerleri etkileyen solunum sistemi enfeksiyonu olduğuna dikkat çeken Uzan şunlara kaydetti: "Sağlıklı kişilerde akciğerler hava ile dolu küçük keseciklerden oluşurken, zatürreli kişilerde bu kesecikler iltihaplı sıvı ile doludur. Bakteri, virüs ve mantar gibi organizmaların sebep olduğu zatürrede, solunum ağrılı ve oksijen alımı sınırlıdır. Zatürrenin belirtileri, hastalığa sebep veren organizmaların çeşitlerine, yaşa ve genel sağlık durumuna bağlı olarak, orta ve şiddetli olmak üzere değişir. Belirtilerin başında soğuk algınlığı ve nezle gibi hastalıkların bir türlü iyileşmemesi gelir.
Bunun dışında Öksürük, yüksek ateş, üşümeye bağlı titreme, merdiven çıkarken oluşan nefes darlığı, derin nefes alırken veya öksürürken oluşan bıçak gibi keskin göğüs ağrıları, baş ağrısı aşırı terleme, ıslak ve yapışkan deri, iştah kaybı, halsizlik ve yorgunluk, sersemlik hissi zatürrenin belirtileridir. Bebeklerde zatürre belirtileri ise, kusma, ateş, öksürük, huzursuzluk, yorgunluk, halsizlik ya da nefes alma ve yeme zorluğu şeklinde görülür." Uzan, zatürreye sebep olan mikropların, hastalığa karşı geliştirilen bazı ilaçlara direnç göstermesi ve hastalığın tedavisini zorlaştırması, hastalık meydana gelmeden önce korunmanın önemini daha da arttırdığını anlatarak, ebeveynlerin ve bakıcılar, basit ve etkili önlemler alarak çocukları zatürreye karşı koruyabileceğini ifade etti.
Uzan hastalıktan korunmanın etkili yöntemlerini ise şöyle açıkladı: "Kızamık ve boğmaca gibi hastalıklara karşı bağışıklık sistemini güçlendirmek. Doğumdan ilk 6 aya kadar bebekleri sadece anne sütü ile emzirmek. Sağlıklı beslenmek. Temizlik ve sabun kullanımı. Düzenli el temizliği. Doktor tarafından önerilen tedavi yöntemini hemen uygulamaya koymak. Çocuklarda zamanında ve tam aşılama da, zatürreden korunmak için büyük önem taşır. Zatürrenin önlenmesi için en etkili yol; çocukların beşli karma, dörtlü karma, zatürre ve kızamık aşılarının tam ve zamanında yapılmasıdır.
Beşli karma aşısı 2., 4., 6. ve 18. aylarda, dörtlü karma aşısı, ilköğretim birinci sınıfta, zatürre aşısı, 2., 4., 6. ve 12. aylarda, kızamık aşısı ise, 12. ayda ve ilköğretim birinci sınıfta yapılmalıdır."
TOBB Adana Kadın Girişimciler Kurulu ilk toplantılarını Adana Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı’nda gerçekleştirdi
TOBB Adana Kadın Girişimciler Kurulu ilk toplantılarını Adana Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı’nda gerçekleştirdi
TOBB Adana Kadın Girişimciler Kurulu ilk toplantılarını Adana Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı’nda gerçekleştirdi. Türkiye Odalar ve borsalar Birliği (TOBB) Adana Kadın Girişimciler Kurulu (KGK) ilk toplantılarını Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı’nda gerçekleştirdi. TOBB Adana KGK Başkanı Esra Özden liderliğinde gerçekleştirilen toplantıya, AOSB’de faaliyet gösteren firmaların, kadın işverenleri, temsilcileri ve şirket ortakları katıldı.
AOSB Yönetim Kurulu Başkan’ı Bekir Sütcü ve Bölge Müdürü Mustafa Keskin ile görüşen kadın sanayiciler, çalışmalar hakkında bilgi edindiler. AOSB Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Sütcü, bölgede bir şehir belediyesinin verdiği tüm hizmetleri sanayicinin ayağına getirdiklerini belirterek, “SGK şubesi, Gümrük Müdürlüğü, İşkur şubesi, polis merkezi, ortak iş güvenliği ve iş sağlığı birimi, teknik meslek lisesi ve yüksekokulu, alt yapı hizmetleri, ağaçlandırma ve daha birçok hizmet bölgemizde mevcut. Bir şehirde ne varsa buraya getirerek, sanayicimizin zaman ve maddi kayıplarını önlemeye çalışıyoruz ki sanayicilerimiz tüm zamanlarını üretime ve dolayısıyla istihdam yaratmaya ayırabilsinler" dedi.
“KADINLAR BİRLİK VE BERABERLİK İÇİNDE OLMALI”
AOSB Seyhan Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıda ise TOBB Adana KGK Başkanı Özden, sanayici kadınlara birlik ve beraberlik mesajı verdi. Üreten, sanayici kadınların ilk defa bir araya geldiği toplantıda, Özden, TOBB Kadın Girişimciler Kurulu hakkında bilgi verdi. Özden, ‘’Kurulumuz, oda ve borsaların kadın meclisidir. Şuan 205 üyemiz var. Kurul, sanayi, ticaret ve borsa odaları çatısı altındaki işveren ve yönetici kadınlardan oluşuyor. Hedefimiz Adana’da kadın istihdamına fayda sağlamak” dedi.
“ADANA İHRACATININ YARISI AOSB’DEN YAPILIYOR”
Özden, Adana’dan yapılan 2 milyar liralık ihracatın yarısının AOSB’den yapıldığını vurgulayarak, bölgenin önemine dikkat çekti. Özden, ‘’ Adana’nın son 25 yılına damga vuran en önemli projesi OSB’dir. Buraya yatırım yapan bütün girişimcilere teşekkür ediyorum. İstihdam sağlıyorlar, marka çıkarıyorlar, şehre değer katıyorlar. Kenti sosyal ve ekonomik anlamda büyütüyorlar.
Ancak bu girişimciler arasında kadınları görmek bizler için çok önemli. Ben buradan bütün kadın girişimcilere ellerini taşın altına koymalarını tavsiye ediyorum. Odalara ve borsalara daha yakın olmalıyız. Sesimizi daha gür çıkarmalıyız. Kadınların sanayideki güçlerinin artmasıyla, kent daha güçlü bir ekonomiye sahip olacak” şeklinde konuştu.
TOBB Adana Kadın Girişimciler Kurulu ilk toplantılarını Adana Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı’nda gerçekleştirdi. Türkiye Odalar ve borsalar Birliği (TOBB) Adana Kadın Girişimciler Kurulu (KGK) ilk toplantılarını Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı’nda gerçekleştirdi. TOBB Adana KGK Başkanı Esra Özden liderliğinde gerçekleştirilen toplantıya, AOSB’de faaliyet gösteren firmaların, kadın işverenleri, temsilcileri ve şirket ortakları katıldı.
AOSB Yönetim Kurulu Başkan’ı Bekir Sütcü ve Bölge Müdürü Mustafa Keskin ile görüşen kadın sanayiciler, çalışmalar hakkında bilgi edindiler. AOSB Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Sütcü, bölgede bir şehir belediyesinin verdiği tüm hizmetleri sanayicinin ayağına getirdiklerini belirterek, “SGK şubesi, Gümrük Müdürlüğü, İşkur şubesi, polis merkezi, ortak iş güvenliği ve iş sağlığı birimi, teknik meslek lisesi ve yüksekokulu, alt yapı hizmetleri, ağaçlandırma ve daha birçok hizmet bölgemizde mevcut. Bir şehirde ne varsa buraya getirerek, sanayicimizin zaman ve maddi kayıplarını önlemeye çalışıyoruz ki sanayicilerimiz tüm zamanlarını üretime ve dolayısıyla istihdam yaratmaya ayırabilsinler" dedi.
“KADINLAR BİRLİK VE BERABERLİK İÇİNDE OLMALI”
AOSB Seyhan Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıda ise TOBB Adana KGK Başkanı Özden, sanayici kadınlara birlik ve beraberlik mesajı verdi. Üreten, sanayici kadınların ilk defa bir araya geldiği toplantıda, Özden, TOBB Kadın Girişimciler Kurulu hakkında bilgi verdi. Özden, ‘’Kurulumuz, oda ve borsaların kadın meclisidir. Şuan 205 üyemiz var. Kurul, sanayi, ticaret ve borsa odaları çatısı altındaki işveren ve yönetici kadınlardan oluşuyor. Hedefimiz Adana’da kadın istihdamına fayda sağlamak” dedi.
“ADANA İHRACATININ YARISI AOSB’DEN YAPILIYOR”
Özden, Adana’dan yapılan 2 milyar liralık ihracatın yarısının AOSB’den yapıldığını vurgulayarak, bölgenin önemine dikkat çekti. Özden, ‘’ Adana’nın son 25 yılına damga vuran en önemli projesi OSB’dir. Buraya yatırım yapan bütün girişimcilere teşekkür ediyorum. İstihdam sağlıyorlar, marka çıkarıyorlar, şehre değer katıyorlar. Kenti sosyal ve ekonomik anlamda büyütüyorlar.
Ancak bu girişimciler arasında kadınları görmek bizler için çok önemli. Ben buradan bütün kadın girişimcilere ellerini taşın altına koymalarını tavsiye ediyorum. Odalara ve borsalara daha yakın olmalıyız. Sesimizi daha gür çıkarmalıyız. Kadınların sanayideki güçlerinin artmasıyla, kent daha güçlü bir ekonomiye sahip olacak” şeklinde konuştu.
Anavarza antik kenti Anadolu’nun en büyük antik kenti olma özelliğini taşıyacak
Anavarza antik kenti Anadolu’nun en büyük antik kenti olma özelliğini taşıyacak
Anavarza antik kenti tamamı ortaya çıkarıldığında Anadolu’nun en büyük antik kenti olma özelliğini taşıyacak... Adana’nın Kozan ilçesinde tamamı ortaya çıkarıldığında Anadolu’nun en büyük antik kenti olma özelliğini taşıyacak olan Anavarza’da bu yılki çalışmalarda zafer takı restorasyonu ile 2 bin 700 metre uzunluğundaki ana caddenin kazılması ve çıkan sütunların dikilmesi hedefleniyor.
Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in Kozan ilçesinde bulunan Anavarza Antik Kenti’nde incelemelerde bulunup, 2015 yılı kazı çalışmaları ödeneğini 1 milyon TL’ye çıkarmasının ardından antik kente uzman bir heyet gönderilmesi için talimat verdi. Mustafa Bozdemir başkanlığındaki 5 uzman, bölgede kazı yapan ekibe dahil oldu.
“1 MİLYON LİRALIK ÖDENEK TARİHTE İLK”
Valilikte düzenlenen basın toplantısında konuşan Vali Mustafa Büyük, kazıya sağlanan 1 milyon TL ödeneğin, tarihte ilk olduğunu söyledi. Anavarza Antik Kenti’nin, Türkiye’deki en önemli ve en dikkat çekici antik kentlerden biri haline geleceğini belirten Vali Büyük, çalışmaların hızlanacağını kaydetti. Kamulaştırma meselesinin çözülemediğini belirten Vali Büyük, çalışmaların yapıldığı antik kent ile burada yaşayan insanların iç içe olmasının problem oluşturduğunu dile getirdi.
"BU YILKİ HEDEFİMİZ SÜTUNLARI DİKMEK"
Kazının danışmanlığını yapan Çukurova Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Fatih gülşen de 2013 yılı Ağustos ayında Anavarza Antik Kenti’nde ilk kazı çalışmalarının başladığını belirtti. Bu yılki çalışma programlarını anlatan Gülşen, "Öncelikli olarak zafer takının kazı belgeleme çalışmaları ve arkasından da restorasyon çalışmalarını hedef edindik. 2 bin 700 metre uzunluğundaki ana caddenin kazılması, çıkan blok taşların belgelenmesi ve ardından da buradaki sütunların dikilmesi bu yılki hedeflerimiz arasında. Önümüzdeki yıllarda stadyum, amfi tiyatro, tiyatro, hamam binası ve meclis binasında da çalışmalarımız devam edecek" diye konuştu.
"EFES GİBİ ÖNEMLİ BİR TURİZM MERKEZİ"
Antik kentte yaptıkları incelemeler sonucunda acil müdahale uygulamalarına ve projelere başlanacağını söyleyen Mustafa Bozdemir ise antik kentin Çukurova Bölgesi’ne hitap edecek önemli bir kent olduğunu söyledi. 2 bin 700 metre uzunluğunda ve 34 metre genişliğindeki sütunlu yolun tamamlanması halinde antik kentin Efes gibi önemli bir turizm merkezi olacağına dikkat çeken Bozdemir, "Kalesi de çok orijinal.
Kale içerisinde kazılar yapılması lazım. Bunlar uzun vadeli çalışmalar, çok büyük maliyet gerektiriyor. Burada yaşayan vatandaşlarımız var. Özellikle 1. derecede arkeolojik sit alanı içerisinde gecekondu usulü yaşıyorlar, çok mağdur durumdalar. Özellikle bizden istedikleri, bir an önce antik kentin dışında bir yere taşınarak ev sahibi olmaları konusunda. Daha önce TOKİ tarafından bir çalışma yapılmış, inşallah biz bu çalışmayı takip edip hızlandırmaya çalışacağız" şeklinde konuştu.
Anavarza antik kenti tamamı ortaya çıkarıldığında Anadolu’nun en büyük antik kenti olma özelliğini taşıyacak... Adana’nın Kozan ilçesinde tamamı ortaya çıkarıldığında Anadolu’nun en büyük antik kenti olma özelliğini taşıyacak olan Anavarza’da bu yılki çalışmalarda zafer takı restorasyonu ile 2 bin 700 metre uzunluğundaki ana caddenin kazılması ve çıkan sütunların dikilmesi hedefleniyor.
Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in Kozan ilçesinde bulunan Anavarza Antik Kenti’nde incelemelerde bulunup, 2015 yılı kazı çalışmaları ödeneğini 1 milyon TL’ye çıkarmasının ardından antik kente uzman bir heyet gönderilmesi için talimat verdi. Mustafa Bozdemir başkanlığındaki 5 uzman, bölgede kazı yapan ekibe dahil oldu.
“1 MİLYON LİRALIK ÖDENEK TARİHTE İLK”
Valilikte düzenlenen basın toplantısında konuşan Vali Mustafa Büyük, kazıya sağlanan 1 milyon TL ödeneğin, tarihte ilk olduğunu söyledi. Anavarza Antik Kenti’nin, Türkiye’deki en önemli ve en dikkat çekici antik kentlerden biri haline geleceğini belirten Vali Büyük, çalışmaların hızlanacağını kaydetti. Kamulaştırma meselesinin çözülemediğini belirten Vali Büyük, çalışmaların yapıldığı antik kent ile burada yaşayan insanların iç içe olmasının problem oluşturduğunu dile getirdi.
"BU YILKİ HEDEFİMİZ SÜTUNLARI DİKMEK"
Kazının danışmanlığını yapan Çukurova Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Fatih gülşen de 2013 yılı Ağustos ayında Anavarza Antik Kenti’nde ilk kazı çalışmalarının başladığını belirtti. Bu yılki çalışma programlarını anlatan Gülşen, "Öncelikli olarak zafer takının kazı belgeleme çalışmaları ve arkasından da restorasyon çalışmalarını hedef edindik. 2 bin 700 metre uzunluğundaki ana caddenin kazılması, çıkan blok taşların belgelenmesi ve ardından da buradaki sütunların dikilmesi bu yılki hedeflerimiz arasında. Önümüzdeki yıllarda stadyum, amfi tiyatro, tiyatro, hamam binası ve meclis binasında da çalışmalarımız devam edecek" diye konuştu.
"EFES GİBİ ÖNEMLİ BİR TURİZM MERKEZİ"
Antik kentte yaptıkları incelemeler sonucunda acil müdahale uygulamalarına ve projelere başlanacağını söyleyen Mustafa Bozdemir ise antik kentin Çukurova Bölgesi’ne hitap edecek önemli bir kent olduğunu söyledi. 2 bin 700 metre uzunluğunda ve 34 metre genişliğindeki sütunlu yolun tamamlanması halinde antik kentin Efes gibi önemli bir turizm merkezi olacağına dikkat çeken Bozdemir, "Kalesi de çok orijinal.
Kale içerisinde kazılar yapılması lazım. Bunlar uzun vadeli çalışmalar, çok büyük maliyet gerektiriyor. Burada yaşayan vatandaşlarımız var. Özellikle 1. derecede arkeolojik sit alanı içerisinde gecekondu usulü yaşıyorlar, çok mağdur durumdalar. Özellikle bizden istedikleri, bir an önce antik kentin dışında bir yere taşınarak ev sahibi olmaları konusunda. Daha önce TOKİ tarafından bir çalışma yapılmış, inşallah biz bu çalışmayı takip edip hızlandırmaya çalışacağız" şeklinde konuştu.
Adana Vergi Dairesi Başkanı Ahmet Tunalı`dan Vergi Borcu Uyarısı
Adana Vergi Dairesi Başkanı Ahmet Tunalı`dan Vergi Borcu Uyarısı
Adana Vergi Dairesi Başkanı Ahmet Tunalı, vergi borcu yapılandırma sürecinde son haftaya girildiğini söyledi. Adana Vergi Dairesi Başkanı Ahmet Tunalı, tanışmak ve vergi barışı konularında görüşmek üzere Adana Ticaret borsası yönetimini ziyaret etti. Vergi borcu yapılandırma sürecinde son haftaya girildiğini, 1 Aralık 2014’te sürenin sona ereceğini ifade eden Adana Vergi Dairesi Başkanı Ahmet Tunalı, “Hem tanışmak hem de yapılandırmanın faydalarını anlatmak için tüm kurumları ziyaret ediyoruz.
Yapılandırmada son haftaya girdik. Yapılanmadan yararlanma konusunda mükelleflerin acele etmelerini bu fırsatı kaçırmamaları gerektiğini hatırlatıyoruz. Burası borsa burada da söylemekte fayda var. Çiftçi, zirai kesimde faaliyet gösteren mükelleflerimizin, vatandaşlarımızın yararlanması kendilerinin lehine olacaktır. Vatandaşlarımızın bir bölümünün vergi borcu olduğundan haberi bile yok. Bizim hedefimiz bu düzenlemeden haberi olmayan hiç kimsenin kalmamasıdır.
Çiftçilerin trafiğe çıkarmadıkları muayene tarihi geçmiş araçları var. Bu araçlara ilişkin cezalarda yüzde 5 gecikme faizi uygulanıyor. Ama bu yapılandırmadan yararlanıldığında faiz oranları yüzde 1’lere kadar düşüyor. Tüm ilçelerimizi ziyaret etmeye gayret gösterdik.
Tufanbeyli’ye kadar gittik. Muhtelif yerlerde konferanslar verdik. Kaymakamlarımızı, belediye başkanlarımızı ziyaret ettik. Ticaret Odaları ve borsalarla görüşerek mükelleflerimizin bu fırsattan yararlanmalarını istiyoruz dedik. Kurumsal mükelleflerin mali müşavirleri, yeminli mali müşavirleri olan bazı firmalar bu düzenlemeden bir şeklide haberdarlar. Özellikle bulunduğumuz il’de daha faydalı hizmetler yapabilmek için il müdürüymüş gibi çalışıyoruz. İhtilaflı olmayan, kesinleşmiş borcu olan 30 Nisan 2014 öncesindeki tüm vergi borçları bu kanun kapsamından yararlanabiliyor. Trafik cezaları, kredi yurtlar kurumu borçlar var.
O anlamda da faydalı bir düzenleme. Borçların büyük kısmı kanun kapsamında yer alıyor” dedi. Tunalı, vergi borçlarının affını öngören yasanın bir daha çıkmayabileceğini de belirtti. “
VERGİ DAİRELERİ ERKEN ÖDEMEYE YÜZDE 5 İNDİRİM UYGULAMALI”
Yönetim Kurulu Üyesi Sabahattin Yumuşak ve Hamit Tezcan ile Genel Sekreter Mustafa Hızlı’nın hazır bulunduğu ziyarette vergi ödemede ilk 500’e giren üyelerinin de olduğunu belirten Adana Ticaret Borsası Başkanı Muammer Çalışkan, “Öncelikle bizleri ziyaret etme inceliğini gösterdiğiniz için çok teşekkür ediyoruz. Vergi çok önemli.
Son düzenlemeden insanların yararlanmaları için çok gayret gösteriyorsunuz. Ama çok fazla sık borçların yapılandırma kanunu çıkınca mükelleflerde ‘nasılsa bir af çıkar’ diye beklenti oluyor, borcunu yatırmakta imtina edenler olabilir diye düşünüyorum. Vergisini zamanında yatıran mükellefler de mutlaka ödüllendirilmelidir. SGK’da siz borcunuzu gününde ödediğiniz zaman yüzde 5 gibi indirim yapıyorlar. Vergi dairelerinde de böyle benzer uygulama olursa tahsilatın çok daha hızlanacağını düşünüyorum.
Bu yöntem ile devlet zarara uğramayacağı gibi gününde vergi borcunu ödeyenler hem avantaj elde edecek hem de devlet hızlı tahsilat yapmış olacak. Bu yapılandırmanın bir daha çıkmama olasılığına bakılınca, bundan sonra mükellefler vergilerini mutlaka zamanında yatırarak sıkıntıya düşmelerini önlemelidirler” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından ATB Başkanı Muammer Çalışkan, ATB’nin 100. Yıl anısına hazırlatılan ‘Çukurova’da Tarımın Tarihi’ kitabını imzalayarak Adana Vergi Dairesi Başkanı Ahmet Tunalı’ya hediye etti.
Adana Vergi Dairesi Başkanı Ahmet Tunalı, vergi borcu yapılandırma sürecinde son haftaya girildiğini söyledi. Adana Vergi Dairesi Başkanı Ahmet Tunalı, tanışmak ve vergi barışı konularında görüşmek üzere Adana Ticaret borsası yönetimini ziyaret etti. Vergi borcu yapılandırma sürecinde son haftaya girildiğini, 1 Aralık 2014’te sürenin sona ereceğini ifade eden Adana Vergi Dairesi Başkanı Ahmet Tunalı, “Hem tanışmak hem de yapılandırmanın faydalarını anlatmak için tüm kurumları ziyaret ediyoruz.
Yapılandırmada son haftaya girdik. Yapılanmadan yararlanma konusunda mükelleflerin acele etmelerini bu fırsatı kaçırmamaları gerektiğini hatırlatıyoruz. Burası borsa burada da söylemekte fayda var. Çiftçi, zirai kesimde faaliyet gösteren mükelleflerimizin, vatandaşlarımızın yararlanması kendilerinin lehine olacaktır. Vatandaşlarımızın bir bölümünün vergi borcu olduğundan haberi bile yok. Bizim hedefimiz bu düzenlemeden haberi olmayan hiç kimsenin kalmamasıdır.
Çiftçilerin trafiğe çıkarmadıkları muayene tarihi geçmiş araçları var. Bu araçlara ilişkin cezalarda yüzde 5 gecikme faizi uygulanıyor. Ama bu yapılandırmadan yararlanıldığında faiz oranları yüzde 1’lere kadar düşüyor. Tüm ilçelerimizi ziyaret etmeye gayret gösterdik.
Tufanbeyli’ye kadar gittik. Muhtelif yerlerde konferanslar verdik. Kaymakamlarımızı, belediye başkanlarımızı ziyaret ettik. Ticaret Odaları ve borsalarla görüşerek mükelleflerimizin bu fırsattan yararlanmalarını istiyoruz dedik. Kurumsal mükelleflerin mali müşavirleri, yeminli mali müşavirleri olan bazı firmalar bu düzenlemeden bir şeklide haberdarlar. Özellikle bulunduğumuz il’de daha faydalı hizmetler yapabilmek için il müdürüymüş gibi çalışıyoruz. İhtilaflı olmayan, kesinleşmiş borcu olan 30 Nisan 2014 öncesindeki tüm vergi borçları bu kanun kapsamından yararlanabiliyor. Trafik cezaları, kredi yurtlar kurumu borçlar var.
O anlamda da faydalı bir düzenleme. Borçların büyük kısmı kanun kapsamında yer alıyor” dedi. Tunalı, vergi borçlarının affını öngören yasanın bir daha çıkmayabileceğini de belirtti. “
VERGİ DAİRELERİ ERKEN ÖDEMEYE YÜZDE 5 İNDİRİM UYGULAMALI”
Yönetim Kurulu Üyesi Sabahattin Yumuşak ve Hamit Tezcan ile Genel Sekreter Mustafa Hızlı’nın hazır bulunduğu ziyarette vergi ödemede ilk 500’e giren üyelerinin de olduğunu belirten Adana Ticaret Borsası Başkanı Muammer Çalışkan, “Öncelikle bizleri ziyaret etme inceliğini gösterdiğiniz için çok teşekkür ediyoruz. Vergi çok önemli.
Son düzenlemeden insanların yararlanmaları için çok gayret gösteriyorsunuz. Ama çok fazla sık borçların yapılandırma kanunu çıkınca mükelleflerde ‘nasılsa bir af çıkar’ diye beklenti oluyor, borcunu yatırmakta imtina edenler olabilir diye düşünüyorum. Vergisini zamanında yatıran mükellefler de mutlaka ödüllendirilmelidir. SGK’da siz borcunuzu gününde ödediğiniz zaman yüzde 5 gibi indirim yapıyorlar. Vergi dairelerinde de böyle benzer uygulama olursa tahsilatın çok daha hızlanacağını düşünüyorum.
Bu yöntem ile devlet zarara uğramayacağı gibi gününde vergi borcunu ödeyenler hem avantaj elde edecek hem de devlet hızlı tahsilat yapmış olacak. Bu yapılandırmanın bir daha çıkmama olasılığına bakılınca, bundan sonra mükellefler vergilerini mutlaka zamanında yatırarak sıkıntıya düşmelerini önlemelidirler” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından ATB Başkanı Muammer Çalışkan, ATB’nin 100. Yıl anısına hazırlatılan ‘Çukurova’da Tarımın Tarihi’ kitabını imzalayarak Adana Vergi Dairesi Başkanı Ahmet Tunalı’ya hediye etti.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)